... İçkilerimizi yudumladık.
"Kadınlar hakkında ne düşünüyorsun?" diye sordu.
"Düşünür değilim ben. Her kadın farklı. Temel olarak en iyi ile en kötünün bir karışımı gibi görünüyorlar bana. Hem büyüleyici hem de korkunç. İyi ki varlar ama."
"Kadınlara nasıl davranırsın?"
"Onlar bana benim onlara davrandığımdan daha iyi davranırlar."
"Adil mi bu sence?"
"Adil değil, ama öyle."
"Dürüstsün."
"Tam de değil."
"Yarın o kıyafetleri aldıktan sonra senin için giymek istiyorum. En çok hangisini beğendiğini söylersin."
"Tabii. Ama ben uzun kıyafet seviyorum. Klas."
"Her türden alacağım."
"Ben üstümdekiler paralanıncaya kadar giysi satın almam."
"Senin masrafların farklı alanlarda."
"Liza, bu içkiden sonra yatağa gidiyorum, tamam mı?"
"Elbette."
Çarşafını, battaniyesini ve yastığını önceden yere istiflemiştim.
"Battaniye yeterli olacak mı?"
"Evet."
"Yastık iyi mi?"
"Tabii."
İçkimi bitirdim, kalktım ve ön kapıyı kilitledim.
"Seni içeri hapsetmiyorum, korkma."
"Korkmuyorum..."
Yatak odasına gittim, ışığı söndürdüm, soyundum ve çarşafların arasına girdim. "Gördün mü?" diye bağırdım, "sana tecavüz etmeye yeltenmedim."
"Oo," dedi, "keşke yeltenseydin!"
Çok inandırıcı değildi, ama duymak hoşuma gitti. İyi oynamıştım elimi. Liza bir gece bekleyecekti.
- KADINLAR ( SAYFA: 203 )
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder